13 Mart 2011 Pazar

kepenk

dizelerime kepenk çektirdin gri metal ağır ve çirkin sesli.. uzun zamandır yazamadım düşünemedim ve söyliyemedim içeri hava girmedi. bir barınakta kalakaldı fikir,duygu,düşünce ziyaretçi görmedi. beyinin nadas adasında mahsur kaldı çıkış yeri sabırla kazılacak imkansız bir tüneldi... tornavida ve çekiçle delmeye çalıştı yine dışarıdaki atmosferi merak etti.. bir kapan kurulu yine de çıkmasa iyi olurdu. acımamak için bakmadım geçmişe baktırtmaya çalıştın yine de biliyorum zorladım o inatla dönmemesi gereken kafamı boynum acıttı özetle yine bir parçam yine acıtıldı.. olan şeyleri anlattım hergün birilerine küçük detaylardı belki ondan durmadım onlara taştım küçük sellerde boğamam diye ama insanları sıkıyordu yinede dağ gibi yürüyordu üzerlerine çünkü ya uyuyakalıyorlardı karşımda ya dalıp gidiyorlardı dürttüğümde dünyaya yeniden geliyorlar mıydı yada nefes almak için balkonlara kaçıyorlardı yapışık binalar arasında dumanlarda iyi bile geliyordu onlara. yada bilindik cümleler kuracaklar hep sabrediceksin ve kısmet ne yapacaksın biliyorum uzak değil bir ömürün geçtiği kadar çabuk geleceğim yanına. yalnızlık edebiyatlarından sıkılıyorum.. hepsi süt savan ninenin inekleri yüzünden ineklerinin benekleri yüzünden otlar yüzünden yiyip semizleştikleri geviş getirmeleri yüzünden bize başka ve hep aynı acı nedenler bulamadım. evet evet geviş getirmek yüzünden,ağzımda mayhoş kalmış tadın yüzünden. başa sarıp sarıp seni,bizi çiğnemem yüzümden..(yutulmaksa; yine başarısız)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder